Günübirlik yaşıyoruz. Gündem de ne var ise ona kafa yorup onunla yatıp kalkıyoruz.
Gündem başkanlık sistemi ise ona dair fikir beyan ediyoruz.
Birileri karşı çıkarken ötekiler savunuyor.
Ne karşı çıkanın sebebi sistemin bize yakışmayacağı oluyor nede savunan sistemin içeriğini biliyor.
Recep Tayyip Erdoğan üzerinden ya karşı çıkıyoruz ya da destekliyoruz.
Ama başkanlık sistemini bile sistematik bir şekilde konuşamıyoruz.
Bir başka meselemiz ülkenin içinde bulunduğu terör belası. Yine aynı durumu yaşıyoruz.
Şehitlerimizi bile unutur olduk.
Gelen şehit haberlerini de diğer konularda olduğu gibi tarafgirlikle takip ediyoruz.
Unuttuk insanlığı, canımızın yangısını…
Depremi unuttuk.
Sakarya gibi 20-30 yılda yerle bir olan kentte yaşamamıza rağmen unuttuk depremi.
Sayısı 2 bin civarında olduğu söylenen tabutluklarda yaşam devam ediyor.
Depremin üzerinden şu kadar yıl geçti unutmak normal diyenlere daha yakın tarihte tartıştığımız konuları da unuttuğumuzu hatırlatmak isterim.
Gündelik hayatımızla cebelleşirken unuttuk daha birçok konuyu…
Biz çabuk unutunca şehir için söz verenlerde rahat ediyor.
Arka arkaya soruları sıralayıp hafızalarımızı tazelemeye ne dersiniz…
Bin yataklı şehir hastanesinin hangi ilçeye yapılacağı kararlaştırıldı mı? Günlerce süren hastaneyi biz istiyoruz tartışmalarının sonucu ne oldu?
Mithatpaşa’dan çarşı merkezine kadar olan demiryolunun yerin altına alınması projesi vardı. Hani şu seçimlerden önce sondaj çalışması yapılan. Yapılan sondajda çıkan sonucu bileniniz var mı?
Akyazı’da kurulacağı söylenen Tarım OSB’de son durum ne peki?
Karasu-Adapazarı tren yolunu sormuktan sıkıldım. Ancak insan yinede merak ediyor. Mahkemelik olan mevzu ne zaman sonuçlanacak?
Dörtyol Sanayi Bölgesi’nde yapılacağı uzunca süre tartışılan kentsel dönüşümü unutmamız mı gerekiyor? Şehrin girişi mezbelelik olmaya devam mı edecek?
Depremde hasar görmüş ve yıkılması gerektiği söylenen binalarla ilgili son durumuz ne peki? Kulağımızın üstüne yatıp olası can kayıplarında üzülmeyi mi bekliyoruz…
Sakarya Nehri ile şehri buluşturan projelerin ikisi, üçü de gelecekti. Ne oldu nehir ile buluşmamız için seçim dönemini mi bekleyeceğiz?
Yerel seçimlerin üzerinden neredeyse iki yıl geçti. Seçim döneminde yaşanan yoğun temel atma veya açılış törenlerini 2019 yılına kadar görebilecekmiyiz? Yoksa bizim unutkanlığımızdan yararlanıp, “şunları şunları söz verdik ama şunları yapamadık. Yerine bakın şuralara çiçek böcek diktik” avuntusuna razı mı olacağız…
Soruları tren vagonları gibi uzatmanın bir anlamı yok. Eğer biz unutmaya devam edersek, söz verenleri mutlu ederiz.
Lütfen herkes yaşadığı ilçede verilen sözleri hatırlamaya çalışsın. Seçimin üzerinden iki yıl geçti. Yapılanı ve yapılamayanı sorgulasın…
VARMISIN İSPİROĞLU?
Karasu Belediye Başkanı Mehmet İspiroğlu kendince yaptığı işlerin doğru olduğunu anlatmaya çalışıyor.
Yıpratılmak istediğini falan dile getiriyor. İspiroğlu’nu yıpratmaya çalışan siyasi rakipleri acaba aynı durumu neden Serdivan Belediye Başkanı için yapmıyor. Veya Geyve ya da Erenler, Adapazarı için…
Mehmet ispiroğlu sadece kendisinin tanık olduğu doğal afeti gerekçe gösterip, gizli saklı gerçekleştirdiği ihaleyi birilerinin kendisini yıpratmaya çalıştığını dile getirerek geçiştirmemeli.
Eğer gerçekten doğruysa yaptıkları çıkıp herkesin önünde konuşmalı. Doğrularını anlatmalı, sorulara cevap vermeli.
Sayın İspiroğlu’na buradan çağrı yapıyorum. Kendinden ve yaptığın işlerden şüphen yoksa bütün gazetecilerin olduğu bir ortamda konuş.
Varmısın Sayın İspiroğlu geniş katılımlı bir basın toplantısı düzenlemeye…