Alınan yerinde karar ile OHAL İlan edilmesi ile Devlet içerisinde yuvalanmış, Devletin her kurumuna sızmış FETÖ mensupları için başlatılan temizlik harekatı hızla ilerliyor.
Ülke Genelinde en çoğu eğitim camiasında olmak kaydı ile neredeyse 50 binin üzerinde kamu görevlisi görevlerinden açığa alındı.
Alınan kararlar uygulanmaya başladığı andan itibaren yine sağdan soldan çatlak vicdan sesleri çıkmaya başladı.
Neymiş efendim, yaşın yanında kuru da yanıyormuş, yok günahsızlar varmış, olabilirmiş, sadece vaazlarını dinlemişlermiş, kocası FETÖ’cü olabilirmiş ama karısı öyle değilmiş, en azından ona bir şey yapılmasaymış falan da filan…
Evet. Gerçekten suçu olmayanın bir yaptırıma maruz kalmaması gerekir.
Hemfikiriz.
Ancak bu işin bir miladı var.
Yıllardır soruları çalıp devlete sızmalarını, Din, Ezan, Kur’an diyerek Milletin alın teri ile kazandığı nafakalarını zekat diyerek, fitre diyerek, sadaka diyerek, kurban diyerek hortumlayan bu hainlerin gerçek yüzünü hadi diyelim göremedik 17 / 25 Aralık’a kadar.
Ama 17 / 25 Aralık bu işin miladı.
O tarihten önce herhangi bir şekilde yapının masum tarafına inanan insan sayısı o kadar fazla ki…
Kalkıp bunları topyekun hain sayıp üstlerine gidilmesinden bahsedilmiyor burada.
Ancak 17 – 25 Aralık tan sonra bu yapı ile herhangi bir şekilde ilişkisini sürdüren her kim var ise onları kapsıyor bu ayıklama, temizleme soruşturma çalışmaları.
…
Bazı gerçeklerin farkına varamıyoruz sanırım.
Milletin meydanları doldurması galiba bazılarına panayır, festival havası veriyor.
Anlamıyoruz galiba.
Milletin % 52 oy ile seçtiği Devletin başı Recep Tayyip Erdoğan’’ı öldürmeye tam teşebbüs eden, Sivil halkına keskin nişancılar ile ateş edip onların canına kasteden, masum halkın üzerine tank süren, aldıkları emir ile gözlerini kırpmadan milletine vatanına ihanet eden bir çeteden ve uzantılarından bahsediyoruz arkadaşlar.
Bir an düşünmek gerekiyor sanırım.
Bir kez de tersten empati deneyelim.
Ya bu hain girişim gerçekleşmiş olsaydı?
Düşünün bakalım.
Bu halk ne hale gelecekti?
Devletini Milletini, Vatanını, Vatanının her karış toprağını kutsal sayan Bu Aziz Millete ne yapacaktı bu şerefsiz hainler?
Reis’i Cumhuru daha o an öldürmeyi kafalarına koymuşlardı.
Reisi Cumhurunu öldürenler Halkına neler yapmazlardı.
İdam listeleri dolaşıyor ortalıklarda.
Sakarya için konuşulanlar …
Vali Coş’u, Büyükşehir Belediye Başkanı Toçoğlu’nu, AK Parti İl Başkanı Kılıç’ı stadyumda kuracakları darağacına asacaklarmış, öyle belgelerden bahsediliyor.
Tutuklanacak diğer yöneticiler, STK temsilcileri, El konulacak medya kuruluşları, yakalanıp türlü işkenceler sonunda ne olacağı belli olmayan gazeteciler ve dahi Darbe kalkışmasına direnen masum halka yapmayı tasarladıkları kötülükler …
Ve Darbe sonrasını düşünün.
Yılları çalınmış belki yüz yıl geriye gitmiş bir ülke düşünün.
Yazmaya kelimelerin yetmediği gerçekler bunlar.
Neyin vicdanından bahsediyorsunuz siz?
Bu hain şerefsizlere acıyan acınacak hale düşer, ama bu şerefsizlerde emin olun bir dirhem acıma hissi yok.
17-25 Aralık milattı.
Sonrasında en küçük ilişkisi bulunan her kim var ise, tespit ediliyorsa kökleri kazınmalı.
Sonuna kadar.
Vesselam.