İşte Hasbaş'ın yazısı;
‘Çulsuz Başkan’ başlığıyla yayınlanan yazım sanırım en çok reaksiyon alan yazılarımdan oldu.
Arayanların birçoğu çulsuz başkanın kim olduğunu biliyor.
Bilmeyenler ise neden isim vermediğimi soruyor.
Dün yazdım bugün bir kez daha ifade edeyim. İsimlere takılmak yerine, insanları ne ile değerlendirdiğimiz noktasına bakalım.
Çulsuz başkanın görevini adil, hakkıyla yapıp yapmadığını sorgulayalım. Liyakatli mi/ değil mi kısmıyla uğraşmak yerine ‘parasız’ diye bir adamı aşağılamaya kalkanın kişiliğini sorgulayalım. Hangi ara bu kadar rezilleştiğimizi düşünelim.
Bir başka şekliyle ‘parayı’ götürenlerin yüzüne tükürelim. Birilerine rant sağlayanları görevden indirelim. Çıkarcıları toplumdan soyutlayalım…
Malı götürmediği için ‘çulsuz başkana’ teşekkür edip malı götürenlere Allah belanızı versin diyelim.
Bir kez daha belirteyim ve bu mevzuyu kapatalım. Çulsuz başkanın kim olduğu veya hangi önemli makamda oturanın böyle bir yakıştırma yaptığı zerre umurumda değil.
İnsanlıktan çıkmışız. Adamlık, dürüstlük, adaletli olmak gibi kavramların prim yapmıyor olmasına üzülelim. Malı mülkü olana itibar edilmesi gerekir düşüncesine yönelmişiz. Buralara takılı kalalım lütfen.
Paralının, paranın esiri olan önemli makamın sahibinin düştüğü zavallı durumdan kurtulması için dua edelim.
Bir başka mesele daha var.
Her taraf ‘Reis’ taklitleriyle doldu. Sizlerinde dikkatinizi çekiyor mu? Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı hizmetleri falan değil de bir iki davranışını taklit ederek bi halt olduğunu sananlar var. Başınızı sağa sola çevirip dikkatli bakarsanız her kesimden taklitler var. Çulsuz başkan meselesini geride bırakıp bir ara Reis’in kötü taklitçilerini ele alalım istiyorum. Kötü taklitler sizi de rahatsız etmiyor mu?
Fİ-YAPI MESELESİ
Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu’nun üzerine gelinen konulardan birisi Fi-Yapı’dan alınan ve sonrasında iade edilen çekler.
Başkan Toçoğlu Meclis’te konuyla alakalı açıklamalarda bulundu.
Gelinen noktadan kendisinin de rahatsız olduğunu düşünüyorum.
Amma velakin…
Eleştirileri ‘yanlış olan ne?’ diyerek bitirmesi pek mümkün görünmüyor. Çünkü bahse konu arazinin 1/5000’lik plan tadilatlarında yani Büyükşehir Belediyesi’ni ilgilendiren kısmında işlem yapılmış. 1/1000’likler için bir işlem yapılmamış.
Birincisi belediye imar tadilatı yapmadık diyemez. İkincisi Toçoğlu’na bu mevzudan ötürü kimse ‘para hiç edildi’ falan da demiyor. Üçüncüsü Büyükşehir Belediye Başkanı Toçoğlu eleştirilemez veya yapılan işlerle ilgili hesap sorulamaz değil.
Fi-Yapı için ‘adamlar iyi niyetli’ ‘firma iflas etmiş’ ‘istenen işi yapmadık’ gibi kelimelerin arasına çekleri iade ettik açıklaması sıkıştırılmamalı. Daha da önemlisi resmi kurum böyle bir dil kullanmamalı.
Eğer açıklama ya da yapılan işi savunma böyle olursa birileri de çıkar “tartışmalara konu olan arsa satıldı hemde iyi paraya satıldı” diyerek “belediyenin iyi niyetliyi kötü niyetliyi neye göre karar verdiğini” sorar.
Keyfiyet kokan uygulama için en azından hata yapıldığının kabul edilmesi gerekmez mi?
GÜZEL GELİŞME
Kimleri koruyacağı tam olarak belli olmayan önerge geri çekildi. Partizanlık yapmadan önergenin yanlış olduğunu dile getiren herkese teşekkür etmek lazım.
Ak Parti’nin önergesine ülkenin çok yerinden yükselen tepkiye önce KADEM ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan duyarsız kalmadı.
Önerge kanunlaşmadan komisyona döndü. Umarım toplumun büyük kesiminin tepkisiyle geri çekilen önerge ya kanunlaştırılmak için meclise hiç gelmez ya da mağdur ve failleri tam olarak tanımlanarak oylamaya gelir.
Bugün için güzel bir haber önergenin geri çekilmesi. Önergenin geri çekilmesinde emeği geçenlere teşekkürler…